Baba Anneme İyi Bak Olur Mu ?

6 Yorum









Baba,
Anneme iyi bak olur mu?

Benden sana evlat vasiyetidir
Baba, anneme iyi bak! ...

Akşam en heyecanıyla televizyon izlerken,
Sen anneme bak.
Yaşanmışlıklarını göreceksin çocuksu bakışlarında;
Yaşattıklarını, yaşatamadıklarını,
Sana adanmış koskocaman bir ömrü göreceksin bakışlarında

Akşamları geç geldiğinde
Yiyemediği lokmaları göreceksin,
Boğazına dizilen...

Sen kızmayasın diye,
Uyurken komşulara gidişlerini,
Bizim ağzımızı kapatmalarını,
Yüreğinin ağzına geldiği zamanları göreceksin.

Baba, anneme iyi bak!...

-‘'Hanım ben gidiyorum ‘' dediğinde,

Sen merdivenleri inene kadar
Ardından bakan insana bir kez durup,
Merdivenin 5. ci basamağında,
Sen bak!

Gözlerinde sen daha gitmeden
Seni özleyen bir kadın göreceksin.

Sokakta gördüğün arkadaşının sıktığın eli gibi bir kez olsun sarıl ona.

Sıkıca!

Sevgiyle!

Saatlerini harcadığın kahve sandalyesinde,
Yudumlarken bardağından çayını;
Hiç birinin tadının
Annemin çayının tadına benzemediğini fark ederek;
Evde, senin için yemek yapmanın telaşında olan
O kadını düşün.

Koyarak üç beş kuruş
Yarım bıraktığın bardağın yanına, En hızlı adımlarınla koş baba.

Seni terk eden annen gibi,
Ardından bıçaklayan dostların gibi,
Senin kıymetini bilmeyen evlatların gibi değil...

Ne zaman düşsen,
Canın acımasın diye düştüğün yere çimen olan,
Her bayramda senin elini
‘'evimin direği ‘' diyerek öpen o kadına iyi bak baba...

Ne kadar usulca çıksan da merdivenleri
Senin geldiğini daha ilk basamakta anlayan kadına,
Yüzün asıksa, Mutfağında sessizce ağlayan
Ama sana soğanın ne kadar acı olduğunu söyleyen kadına,

Sen hastaneye yattığında;
Ağlarken uyuyan, uyanınca ağlayan;
‘'bu ev çok büyük geldi bana ‘' diyen
Anama iyi bak baba.

Sarıl bu anneler gününde boynuna.
Tut ellerinden, öpüver.

Ve deki ona;

‘'Siyah saçlarımın terk ettiği yıllarımdan geriye,
Bir sen kaldın ve ben
Bir tek sana kaldım.!''


Anama iyi bak baba
Onun gözlerinde sana adanmış

Koskocaman bir ömür göreceksin !!!!


cok guzel bir siir degil mi benim hosuma gitti sizlerlede paylasmak istedim.. annelerimiz degerlidir kiymetini bilelim :(
Devamını Oku

Konu okunma (görüntülenme) sayaçı

13 Yorum



Merhabalar bloguma konuların kac defa okundugunu ( görüntülendiğini) gösteren sayaç koydum blogspot'ta bu ne yazık ki yok malesef Wordpress'de var :/ ama eklenti ile koyulur
artik benimde blogumda oldu insan merak eder paylastigi konunun kac defa okundugunu goruntulendigini gerci admin ayarlarinda var bu ama konuda herkesin gorebilecegi bir sekilde yoktu :/

Devamını Oku

veee Yeni Temam Karşınızda

12 Yorum
blogspot facebook tema

merhabalar yeni temamla karşınızdayım  ne yalan söyleyim blogumda paylaşımdan çok tema değiştirmekle uğraştım  eski temaların hiçbirini beğenmedim bundan önce twitter şeklinde temam vardı ama o tema bazı tarayıçılardan kötü gözülüyormuş  bende onuda değiştirmek zorunda kalmıştım  bu sefer Facebook gibi görünsün dedim nede olsa internete girenlerin çoğu bu temaya alışık  çünkü çoğumuzun facebooku var ama blogda bu temayı görmek alışık olduğumuz bişey değil :)

 umarım sizde beğenmişsiniz  temayla ilgili yorumlarınızı merak ediyorum 
Devamını Oku

Kaç kadını tanıyorsunuz?

3 Yorum

Hayatınız boyunca kaç kadını tanıdınız? Ya da soruyu şöyle soralım, kaç kadını GERÇEKten tanıdınız? Bir kadınabakarken aklınızdan geçenler neler? Her kadın kendi içinde bir yaşamdır.. Yaşamın iniş çıkışları onların da içindedir..
Eğer bir kadına baktığınızda aklınızdan göğüsleri, bacakları ya da kalçaları geçiyorsa asla bir kadınıtanıyamayacaksınız demektir.. Bir kadın duygularıyla vardır.. Güzellik gelip geçici olsa da içindekiler kalıcıdır.. Bir kadını tanıma serüveni hayatın en sürükleyici anıdır.. Kadın herkese sunmaz gerçek yüzünü.. Erkek egemen toplumun açmazları kadını da oyunculuğa iter.. Küçük yalanlar, büyük yalanları doğurur.. Büyük yalanlar dev itiraflara yolculuktur.. İster 15 olsun ister 25 isterse 35, Her kadın bir hikayedir.. Kadının anlamı içindeki hikayelerdir.. Herşeyi bulabilirsiniz orda.. Aşkları.. Hayalleri.. Hayal kırıklıklarını.. Bırakıp gitmeleri.. Sevmeleri.. Çocuklukları.. Zekayı.. Yalanları.. Herşeyi.. Hikayelerin sonu mutlu ya da mutsuz olsun yıllar sonra bile orada kalacaktır..
Erkeğin hayatı kadınları tanıdıkça yükselir.. Kadınları tanıdıkça hayata bakışı değişir erkeğin.. Komplekslerinden arınır erkek, kadınlara değer vermeyi öğrenir.. Değer verdikçe kendi değerinin yükseldiği hisseder.. Değer verilen erkek sürprizlere hazırlıklı olmalıdır.. Herşey vardır bir kadının yüreğinde.. Erkek, düşüncelerinin tek düzeliği içinde anlayışsız olur.. Onlar için yaşam sadece içinde yaşananlardır.. Kadınların yaşamı uzun bir süreçtir.. Bu yüzden farklıdırlar.. Kadınlar oyun oynamayı da severler.. Mesajlarının ardında küçük gizemler yerleştirilmiştir.. Üşüdüm diyen kadın gerçekten üşümüştür belki.. Ama istediği bir palto ya da mont değildir, erkeğin sevgisiyle ısınmak ister..
Hikayeler devam eder.. Hayattaki en güzel yolculuklarsa bir kadını tanıma evresindekilerdir.. Hayatın sırrı bir kadının küçük yüreğinde saklanmıştır.. Her erkek kadınların kendisinde bıraktığı izleri yaşamak zorundadır.. Kadını tanıdıkça izleri artar.. İzler arttıkça sürüklenen yerlerin derinliği de yükselir.. İzlerin kendisini sürüklediği yerler ne kadar derin olursa olsun, adım atmaktan çekinmemelidir.. Orda hayatın özü vardır çünkü.. Hayatın her evresi kadının iç dünyasında saklıdır.. Kadın, çocuktur. Kadın, annedir, Kadın, sevgilidir, Kadın, gizemdir.. Kadın, hayattır.. Kadın herşeydir..
Şimdi tekrar sorun kendinize.. Kaç kadını tanıyorsunuz?
Devamını Oku

Cep telefonunun tarihi

Yorum Yaz
Çalışmalarına 1982 yılında başlanan cep telefonunun hikayesi, kablo döşeme sıkıntısıarama çabasıyla başladı. İlk cep telefonu görüşmesi 1991 yılında Finlandiya’da yapıldı. İlk kısa mesaj ise 1992 yılında atıldı. Daha önceki denemeler sayılmazsa Graham Bell, 10 Mart 1876’da telefonu icat ettiğinde iletişim devriminin önünü açtığının farkında değildi. Yaklaşık 100 yıl boyunca gelişen ama kablosu olduğu için her zaman bir yere bağlı olarak kullanılan telefon, kablo döşeme sıkıntısı yaşayan ülkelerin alternatif arama çabasıyla kablosuz hale geldi.

Devamını Oku

Pazar akşamı TT Arena

3 Yorum

Evet beklenen gun geliyor Galatasarayimiz bu sezon ilk kez arenada sahaya iniyor sezonun ilk macinda beklenmedik bir malubiyet alsak da pazar gunu hersey guzel olucak buna inaniyorum
Devamını Oku

Kuşlar da Ölür

Yorum Yaz
kuşlar





Her sabah böyle ağlar mı Üsküdar
yoksul karanlığında kuşların
aşkın ve umudun bir de acının
rüzgarıyla uçarken bulutlar

Herkesten çok kendime yabancı
yaşadığımdan bir hayli yanlışsam
kim süzer gözlerimden ışığı
ölümü yüreğimde avlamışsam

Çalınsa da inancın alınteri
sessizlikle boğulsa da sesim
şafaklar yazacaktır kimliğini
ufkumu kuşatan denizlerin

Sabah olsun giderim, sen kalırsın
kalır seninle, binlerce kuş cesedi
içimde sönmeyen o diri yangın
ve sessizliği özetlemek hüneri

Aydınlığımdan damlarken umutlar
zulmün ve kederin bir de acının
hâlâ barınağıysa yalnızlığın
artık her sabah ağlasın Üsküdar
Devamını Oku

Yeni Temayla karşınızdayım

3 Yorum
blogumda konu  paylaşımından çok tema değıistirdim durdum  bu son temam twitter tasarımıyla oldu  Türk bloglarında  pek fazla görülmeyen bir tema ben böyle sade olmasını sevdim fazla renkli değil gözlerimizi yormaz

Devamını Oku

Mutlu Yıllar İmparator

1 Yorum



Fatıh hocamızın doğum gününü kutluyorum Galatasarayımızla birçol başarıya imza atmış bir efsanedir o ve yine inanıyorum ki 3. fatıh terim döneminde o beklediğimiz özlediğimiz Galatasarayı göreceğiz  ve yine takımın başında büyük usta FATİH  TERİM oluçak
Devamını Oku

Ruhsuz dolaşan bedenlerin kayıpları

Yorum Yaz

Güvenmek istediğim biri için duydum heyecanı hatırlıyorum kendimi her şeyimle bıraksam bile beni incitmeyeceğini sadece düşündüğüm birini. O hazzın dünya üzerinde hissedilebilecek en erdemli en el değmemiş duygu olduğunu da biliyorum bu bilgiç tavır onun sebep olduğu yok edici yıkımın ruhumdaki ezici baskısına karşı koymama hiç yardımcı olmadığını da. Ve ben kolayca onu da bırakıyorum katran gibi boşluğuma dudaklarıma sebep olan “ böyle değil senin kuruntuların sebep buna güzeli mahvetme becerin yine iş başında onun hiçbir suçu yok “ cümlelerini fısıldıyor kendisine destek olmayan duyguların yoksunluğu ile. Ben katılaşıyorum yalnızlığımı güçlü kılmak pahasına. Yalanlara ne kadar ihtiyaç duyduğumu anlıyorum; ama onları hiçbir zaman yaratma ikiyüzlülüğüne sahip olmadığımı da biliyorum. Ben yine boşluğum kabullenmesi için ruhuma işkence ediyorum. Bu sefer bedenimi atmayı düşündüğüm pencereden mutluluğa sevgiye ve güvene dair bütün umut etmeme neden olan duygularımı atıyorum bu zaman onların intiharı. Beden ölür size değer verenler ağlar. Duygular ölürse eğer ruhunuz ağlar. İşte o noktada siz yok olursunuz. Ben buyum.

Neden hayatımız bir filmmiş gibi bizim izlediğimiz içinde bulunduğumuz yaptığımız her hareketin belli sonuçları önceden tasarlanmış olaylara katlanmak zorunda kaldığımız bir durum diye sorduğum günden beri ben buyum. Çocukken diğer çocuklar gibi günlük tuttuğumu hatırlıyorum onlarınkinden farklı olarak ben ölümü ve yaşamı anlamaya çalışıyordum onlar sabah kalktım dişlerimi fırçaladım yazarken normal değilsin tepkileri o günlerde başlamıştı normal değilsin öyle alışkanlık oldu ki zihnimde onlar normalleşti ben ne olduğumu hala anlamaya çalışıyorum. Bir gün annemin günlüğü okuduğunu öğrendim çok üzülmüştü on yaşımdaki beceriksiz intihar denememdeki kadar değil ama . Doktorlar ve beni sözde önemseyen ve seven insanlar bu duyguların büyünce geçeceğini söylediler ufak bir bunalım yaşıyordum çocuktum ilgiye muhtaçtım dikkat çekmeye çalışıyordum annem ağlarken babam her zamanki gibi benden nefret ederken doktorun ağzından bu cümleler dökülmüştü. Evet büyüdüm ama içimdeki karamsarlık ölümü bilme arzusu yanıt bulamayan sorular da büyüdü. Şimdi on yaşımdaki güce bile sahip değilim bekliyorum izliyorum düşünüyorum hala tat almıyorum ve anlamıyorum. Şimdi normal değilsin diye adlandırılanların içindeyim bir nebze daha rahatım; ama yine de kendimi buraya ait hissetmiyorum bu dünyada bu insanlık hep bir şeylerden yoksun o kadar kopuk ki ne yapsam neresinden yorumlasam elle tutulur bir düzene kavuşturamıyorum bu savruk egoları. 
Devamını Oku

Arka Sokaklar Başlıyor

Yorum Yaz
arka sokaklar yeni sezon

Tam 4 sezondur severek izlediğim dizim başlıyor diziye tekrar engın komser ve zeynep komser geliyor herşey eskisi gibi tam kadro geliyorlar eh yarınli bölüm kaçmaz tabiki
Devamını Oku